Okulların açılması ile on sekiz milyon öğrenci yeni bir eğitim öğretim yılına başlayacak. Ekonomik sıkıntılar yeni öğretim yılında en çok konuşulan konular arasındaki yerini koruyacak. Salgın ile iki yıl boğuşan insanımız bu kez ekonominin getirdiği çaresizliği yaşıyor. Okulların açılması yeni masrafların ortaya çıkması hayatı zorlaştırıyor. Okul gereçlerini ucuz olarak almak için küresel marketler çağrı yapıyor. Kendi çocukluğuma döndüğümde bu gereçler kitapçılarda, kırtasiyecilerde satılırdı. Okulların açılması bayram gibi karşılanırdı. Artık bu bayram sevinci küresel sermayenin isteği doğrultusunda şekilleniyor.
Okulların açılmasını konuşurken söz yine ekonomide sıkışıp kaldı. Marketler bayramı yaşarken esnaf seyretmekle yetiniyor. Eğitimde bu istikamette yol almakta. Parası olanlar özel okullarda, olmayanlar İmam Hatiplerde.
Ülkenin kalkınması ve ileri gitmesi eğitim ile olur. Mustafa Kemal bu yüzden savaş devam ederken öğretmenleri toplamış ve eğitim seferberliği yapmıştır. Savaşın biteceğini ama cehaletle savaşın devam edeceğini biliyordu. Salgın sırasında okullarımız uzaktan eğitime geçerken Batılı ülkeler eğitime ara vermediler. Uzaktan eğitim ile özel okullar öğrencileri ile buluşurken devlet okullarının öğrencileri bu yarıştan koptular.
Ekonominin eğitime yansıması, toplumun giderek yoksullaşması ülkenin yeni yüzyıldaki yarışta son sıralara itilmesine neden oluyor. Bu yarışta var olabilmek için eğitimde çağ atlamalıyız. İnsanımızı yetiştirebilirsek Ülkemizin geleceğini sağlarız.
Sekiz milyonu ilkokul, on milyon gencimiz ise lise ve yüksekokullarda eğitim görmektedirler. On sekiz milyon rakamını düşündüğümüzde bir ülke nüfusuna denk gelmekte. Genç nüfusun alacağı iyi bir eğitim ülkemizin ileri gitmesinde önemli rol oynayacaktır. İyi yetişen gençlerimiz yabancı ülkelerin gözdesi olmamalı. Beyin göçünü önlemek için ülke genelinde bu gençlere iş bulabilmeliyiz. Yıllarca emek verdiğimiz gençlerin Batı’ya göç etmesi ile harcanan paralar batılı ülkelerin birikimi olmakta, bizlerse geri kalmaktayız.
Artık ülkeler borç batağına sürüklenerek, eğitimde geri bıraktırılarak duyarsızlaştırılmakta Batı’nın yörüngesine girmekte. Bu sorunlar Kurtuluş Savaşı sırasında da vardı. Eğitim hamlesi ile başarıldı. On sekiz milyon genç nüfus uyutulmazsa önümüzde aşamayacağımız hiçbir engel olamaz. Bu zorlu görev fedakâr öğretmenlerimizin eseri olacaktır.
Yeni eğitim ve öğretim yılında öğretmen ve öğrencilerimizin başarılarla dolu bir yıl geçirmesini dilerim.