İbni Haldun” COĞRAFYA KADERDİR” derken çok haklı. Eğer getirmiş kader dünyanın tamda ortasına koymuşsa sizi yapacak bir şey yok. Sizin yeriniz artık “HER EVDE OLAN” değildir. Kader size farklı davranmıştır. Artık siz siz değilsiniz, efsanesinizdir. Dostunuz az, lakin düşmanınız çok ama çok olacaktır. Kılıcınız keskin, bilevli, kınından çıkmış bir vaziyette her daim kullanılmaya muti olmalıdır. Siz ise her daim hazır kıta bir vaziyette olmalısınız. Tıpkı Hazreti Ali gibi, Hazreti Peygamber sav. Bir emir verirse, herkes ten önce Ali kalksın diye, tek ayak üzerine oturacaksınız, tıpkı Ali gibi. Der ya bir gönül dostu: ” Uyumayın! Ölünce yeterince uyumaya vaktiniz olacaktır” der
Askerdeyken Komutan yemekhaneye girdi, şöyle bir göz gezdirdikten sonra, bana dönüp” Sen gel oğlum” dedi. Herkes şaşırmıştı.
Komutan:
“ Bundan böyle sen, her gece hazır kıta karakolu bekleyeceksin, gece ayakta, gündüz istirahat edeceksin” demişti ve ben tam 6 ay boyunca gece nöbet tutmuştum. Bizim inancımızda nöbet tutan göz ve Allah için ağlayan göz cehennemde yanmayacaktı.
15 Temmuz gecesi de uyumayanlar bu vatanı bir kez daha kurtarmıştı.
Tıpkı: Bedir’ de, Hayber’de, Malazgirt te, Çanakkale’de, Sakarya’da, İdlip’de, Afrin’ de… olduğu gibi
Dahili ve harici bedbahtlara karşı. Hadi sözü Akif merhuma bırakalım:
…
Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
Bir hilal uğruna, ya Rab, ne güneşler batıyor!
Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş, asker!
Gökten ecdad inerek öpse o pak alnı değer.
Ne büyüksün ki, kanın kurtarıyor Tevhid’i…
Bedr’in aslanları ancak, bu kadar şanlı idi.
Sana dar gelmeyecek makber’i kimler kazsın?
“Gömelim gel seni tarihe”desem, sığmazsın.
Tüm şehidlerimizi rahmet, minnet ve şükranla yâd ediyorum.